Rekabet, günümüz ekonomi dünyasının en önemli iki savaş alanından biridir (diğeri de verimlilik) ve bu savaş alanında sadece ürettiğiniz ürün ya da hizmetin kalitesinin değil, tüm yönetimsel ve operasyonel birimlerinizin bir bütün olarak kalitesinin sizi başarıya götüreceği açıktır.
Modern yönetim anlayışları bunu zorunlu kılmaktadır. Eski geleneksel yönetim anlayışları, kalite, karlılık, verimlilik ve rekabet beklentileri artık bunları karşılamamaktadır. Geleneksel anlayış, daha çok kar ve maliyet arasındaki ilişkiyi rakamlara dayalı bir temele oturtmakta, firma içindeki tüm birimler buna odaklanmakta ve bu durum zaman içinde firmadaki birimler arasında rekabet, bilanço rakamlarının her birimce farklı yorumlanması, firma içi işbirliğinin kaybı gibi olumsuz sonuçlar yaratmaktadır. Bir aşamadan sonra firma hedeflerinin karşılanamaması yanlış hareketlere yol açar. (örneğin sayılarla oynayarak gerçekçi olmayan hedefler ve varolmayan tespitler yapmak gibi) Bununla da yetinilmez, suçu başkalarının (birimlerdeki yönetici ya da çalışanlara) üzerine atmaktan, sayıların kullanılma şeklini değiştirmeye, üretim sürecindeki problemleri gizleyecek şekilde düzenlemeye kadar değişik yöntemlere girişilir. Bu şekilde sadece dar bir alana odaklanılır, asıl sorunlar, proses (üretim süreci) ve yönetim sistemiyle ilgili darboğazlar gözden kaçırılır. Artık yalnızca rakamlarla bir şeyler gizlenir ya da varmış gibi gösterilir. Bu durumda firmanın rekabet gücünü, verimlilik kapasitesini, yönetim etkinliği ve müşteri ilişkilerini, kısaca firmanın geleceğini ve varoluşunu derinden sarsar.
Peki nedir toplam kalite yönetimi ?
Üretim, yönetim ve müşteri ilişkilerinde kaliteyi yükseltmenin, verimliliği arttırmanın ve rekabet gücünü korumanın etkin bir yolu "toplam kalite yönetimi"nden geçmektedir.
Temel olarak bu tip bir yönetim felsefesi, rakamlarla oynamak, bilanço ve verileri amaç olarak görüp bunlarla uğraşmak, harcama, kar gibi çıktılara odaklanmak yerine, mal ve hizmet üreten proses ve sistemlere, yönetim ve müşteri ilişkilerine bir bütün olarak odaklanır. Rakamsal sonuçlarla ve çıktılarla oynamak yerine, rakamları daha etkin kullanıp sonuçların nedeni olan sistemi iyileştirmeye çalışır. Rakamları, gerçekleri gizlemek ya da gerçek olmayan durumları yaratmak için değil, süreci ve sistemi iyileştirmek için gerekli verileri toplamak amacıyla değerlendirir.
Geleneksel yaklaşımlarla, toplam kalite yönetimi arasındaki farkları madde madde ortaya koyduğumuzda toplam kalite anlayışı kafamızda daha net şekillenecektir, şöyle ki;